Kentsel dönüşüm hakkında yasal düzenlemeler yapılıncaya
kadar bu konuda çok belirsizlik ve düzensizlikler yaşanmıştır. Haziran
2005 yılında “Yıpranan Kent Dokularının Yenilenerek Korunması ve
Yaşatılarak Kullanılması Hakkındaki Kanun” çıkarılarak “kentsel
dönüşüm” için belediyelere ve il özel idarelerine yetki verilmiş oldu.
Bu kanun ile tarihi yerlerin yeniden canlandırılması için restorasyon
ve tarihi bir özelliği olmayan yerlerin yıkılarak ama buranın sakinleri
mağdur edilmeyerek bu alanlarda yeni ve modern alanların
geliştirilmesi amaçlanmıştır.
İşte bu noktada, 2000’li yıllarda kentsel dönüşümü konu alan
yeni yasalar devreye girmiştir. Ancak, bu yasal düzenlemelerin kentsel
dönüşüm kavramını dar anlamda yorumladığı yönünde eleştiriler
bulunmaktadır. Şöyle ki, Yasal düzenlemede dönüşümün kaynağı olarak “Kentsel Rantlar” esas alınmış, artık kent merkezine daha yakın
alanlarda kalmış olan gecekondu mahalleleri ve çarpık dokuya sahip
alanların Belediye tarafından “zoralımla” elde edilmesi ve “kentsel
rant”ın belediyelere akıtılması sağlanmıştır. Bu alanlarda, belediyeler
tarafından düzenlenen yeni imar planlarında aşırı yoğunluk verilerek
daha fazla rant yaratılmakta ve kentin genel ulaşım ve altyapı
sistemleri ile teknik ve sosyal donatısı zedelenebilmektedir.
5393 sayılı Belediye Yasası’nın 73. maddesinde de yerini
almış olan kentsel dönüşüm kavramı, 2004, 2005 ve 2006 yıllarında
özel yasal düzenlemelere konu olmuştur. Önce, Kuzey Ankara Girişi
Kentsel Dönüşüm Projesi Yasası (5104) ile kenti havaalanına
bağlayan yolun her iki yanına “utanılmayacak” bir görünüm
kazandırılmak istenmiştir. Bu amacı daha iyi gerçekleştirebilmek için
Nisan 2006’da 5481 sayılı yasa yürürlüğe konulmuştur. Arada ise
“Yıpranan Tarihsel ve Kültürel Varlıkların Yeniden Korunması ve
Yaşatılarak Kullanılmasına (kullanılarak yaşatılması) ilişkin 5366
sayılı yasa” Parlamento’dan geçmiştir. Kentsel dönüşüm konusunda
halkın zihninde yanlış izlenimler oluşmasını önlemek, merkezi ve
yerel yönetimlerde bu konularla ilgili politikalara yön verenlere
dönüşüm yasalarının amaçları ve sonuçları hakkında kimi uyarılarda
bulunmak bu nedenle önem taşımaktadır.
İlgili Kanun’un amaçlarına bakılacak olursa kentsel dönüşüm
projelerinin genelde kentlerde gelişen dört olumsuz gelişmeden dolayı
yapılıp yürürlüğe konulduğu görülmektedir. Bunlar; göç ve nüfus
artışı gibi nedenlerle gecekondulaşma sonucu sağlıksız ve plansız
gelişen yerlerin daha çağdaş ve sağlıklı bir kentsel alana
dönüştürülmesi, eski ve artık işlevini yitiren sanayi alanlarının daha
kullanışlı ve yararlı başka bir kentsel alana dönüştürülmesi, tarihi
özelliği olan alanların restore edilerek başka bir şekle dönüştürülüp
daha iyi korunması veya gezilmesi gereken bir alan haline getirilmesi
ve son olarak doğal afetler veya olağanüstü durumlardan dolayı
yıkılan veya eski görüntüsünü yitiren, yani başka bir şekle bürünmüş olan kentin veya kentsel alanların eski şekline veya daha iyi ve yeni
bir şekle dönüştürülmesi olarak sayılabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder