20 Ekim 2015 Salı

Hazır Beton

Beton; çimento, beton agregası(kum, çakıl, kırma taş), su ve katkı maddelerinin belirli oranlarda homojen olarak karıştırılması ile elde edilen, başlangıçta plastik ve akıcı kıvamda olup şekil verilebilen zamanla çimentonun hidratasyonu sebebiyle katılaşıp, istenilen şekli alarak sertleşen kompozit bir yapı malzemesidir. Sağlıklı kentleşme ve sağlam yapılaşmanın gerekliliklerinden biri olarak inşaat teknolojilerinin vazgeçilmez malzemesidir. Beton oluşturmada kullanılan katkı maddelerinin oranları; %75 agrega, %10 çimento,% 15 su olarak belirlenmelidir. Bazı zamanlarda, çimento ağırlığının %2’sinden fazla olmamak kaydı ile katkı maddesi ilave edilebilir.

Elektronik ortamların verdiği kontrol gücüyle istenilen oranda birleştirilen malzemelerin, beton santrallerinde veya mikserde karıştırılmasıyla tüketiciye taze beton olarak teslim edilen betona hazır beton denir. Hazır betonda aranan standartlar TS EN 206-1’dir. Beton çeşitleri, birim ağırlıklarına, basınç dayanımlarına ve üretildikleri yerlere göre birbirinde ayrılır ve farklıdır. Betonun önemli bir yapı malzemesi yapan özellikler; ekonomik olması, yüksek basınca karşı dayanıklı olması, çok düşük olan çekme dayanımının tasarım ve uygulamada çelik donatı ile dengelenebilmesi, dayanıklı olması, diğer yapı malzemelerine göre daha az enerji üretilebilmesi, şekil verilebilme kolaylığına sahip olması ve istenen her yerde üretilebilir olması olarak sayılabilir.

İnşaat Finans Planlaması

İnşaat işlerinde, kendine konut yapan veya yaptıran mal sahibi konumundaki insanların çoğu, giriştikleri inşaatın tümüne ait nakit ihtiyacını kapsamlı olarak düşünmez. Çevreden alınan yüzeysel bilgilerle, oluşturulan maliyet planları genelde fiyaskoyla sonuçlanmaktadır.
Sözleşmeli inşaat işlerinde durum farklıdır. Kamu olsun, özel olsun mal sahibi, çoğu kez deneyimlidir. İnşaatın ödeme planını yapmak ve finansmanını sağlamak kendi yararınadır. Aksi halde inşaat bilmeden para bitecek ve zor durumda kalacaktır.
Eski dönemlerde yükleniciler sınırlı öz sermayelerini iş makinelerine veya başka yatırımlara kaydırırlar, işlerini avans olanakları ile çevirilerdi. Hatta bazıları, aldıkları avansı da plansız programsız başka yerlerde kullanırlardı. Bu nedenle avansı olan işler, hayli indirimli veya düşük fiyatla alınır ve sonradan zor durumlara düşülürdü.
Türkiye’de ve Dünyada eskisi gibi bol avanslı ve çok karlı inşaat işleri artık bulunmamaktadır. Dolayısıyla yüklenicilerin Finansal planlama yapmadan olanaklarını ve özellikle iş avanslarını o inşaata tam yarar sağlamayacak yerlerde kullanmaları sakıncalıdır. Bu tutum bütün inşaatı etkiler, aksatır ve zarara neden olur.
Finansal planlamanın amacı, avansı olsun olmasın bir inşaat’ın finans sorunu yaşamadan nasıl yönetileceğinin belirlenmesidir. Doğal olarak, planlamanın doğru ve gerçekçi bir şekilde yapılması gerekir. Bu koşul yetmez. Ayrıca finans planının inşaat sürecinde titizlikle uygulanması, izlenmesi kontrolü gerekir.
Finans Planlaması, kat karşılığı inşaat için gerekli olan paranın,

  • Ne zaman, nereden sağlanacağı?
  • Ne zaman, Nerelerde kullanılacağı?
  • Optimum nakit düzeyinin ne olacağı?


Sorunlarının, gerçekçi bir şekilde önceden cevaplandırılmasıdır.
Finans planlaması, yasak savmak için, ele alınmış ve ayrıntılı hesaplar yapılmadan hazırlanmış ise, bir işe yaramaz, sadece akıl karıştırır; Yüklenici ile Şantiye arasında krizlere neden olur.
Bu planlama için Finans Analizi ve Nakit Akış Diyagramı Yapılır.

İnşaat Finans Analizi  

Finans analiz çalışmaları; Girişilen inşaat ile ilgili maliyet hesap ve analizleri, benzeri örnek iş’lerin muhasebe kayıtları, iş programı hazırlık çalışmaları, risk ve karlılık ilişkileri, piyasa araştırmaları ve koşulları unsurlar incelenerek hazırlanır. Bu tür kayıt, hesap ve çalışmaları bulunmayan inşaatçı’ların, her şeyden önce uzmanlardan yararlanarak eksiklerini gidermeleri gerekir.

İnşaat Nakit Akış Diyagramı

Nakit akış diyagramı farklı şekillerde yapılabilir. Sözleşmeli bir iş için, özsermaye, ihale hazırlığı harcamaları, avans, hakediş ödemeleri, aylık her türlü harcamalar dikkate alınarak aylık nakit gelir ve gideler bir çizelge şekline sokulur. Gerekirse Stratejik ilkeler ve İş programı gözden geçirilerek nakit akışının pozitif olmasına, yani iş’in nakit sorunu yaşamadan karlı tamamlanmasına çalışılır.

İnşaat Sektöründe Risk Analizi

Risk, beklenmeyen olumsuzlukların oluşturduğu zarara uğrama tehlikesidir. İnşaat sektöründe de birçok risk unsuru vardır. Bu sebeple inşaat risk analizinin doğru bir şekilde yapılması gereklidir. İnşaat sektöründe de çalışanların risk etkenlerini yeterince irdelemeler kendi yararlarına olacaktır.
İnşaat işlerindeki; zarar oluşturma tehlikelerinin araştırılmasına, olası tehlikenin nicelik ve nitelik olarak değerlendirilmesine ve kritik olanların ortaya çıkarılmasına inşaat risk analizi diyebiliriz.

Analiz edilmiş inşaat risklerinin yöntemi üç kategoride gerçekleştirilir;

  • Normal durum için kalite yönetimi uygulanır.
  • Öngörülen riskler için aksiyon planları hazırlanarak hafifletme çalışmaları yapılır.
  • Beklenmeyen riskler için Kriz Yönetimi uygulanır.

Öngörülen inşaat riskler ile ilgili hafifletme dört şekilde yapılabilir;

  • Alternatif strateji geliştirerek riskten kaçınılabilir.
  • Riskin olasılık ve etkisi azaltılabilir.
  • Risk kabul edilir.

Risk Analizi ve Yönetiminin etkili olması için, risk analizinin düzenli olarak güncellenmesi, risklerin periyodik olarak takibi ve alınan kararların izlenmesi gerekir.
Risk tehlikelerinin ve maliyetinin azaltılması için, inşaatın bilinen maliyet hesaplarının yanı sıra risk taraması yapılması, risk önemlerinin alınması ve maliyetlerinin belirlenmesi gerekir.
Bu çalışmalar sonunda; risk faktörü dikkate alınmış maliyetlerin bulunması, riskler için önemlerin planlanması, risklere karşı önlemlerin uygulanması ve takibi sağlanabilir.

İnşaat Firmaları

Ülkemizde inşaat sektörü günden güne büyümekte ve gelişmektedir. Bu gelişen ve büyüyen sektörde inşaat firmalarının da sayısı artmaktadır. Rekabeti yüksek düzeyde olan bu sektörde işini kaliteli ve düzgün yapan yapı firmaları genelde tercih edilmektedir.

İnşaat yapmak sıradan ve kesinlikle kolay bir iş değildir. Büyük, küçük her inşaatta birileri çalışır ama doğru olan süreci iyi yönetmektir. İnşaat firmalarının çalışanlara iş verip, işleri düzgün yönetmesi gereklidir. İnşaat Yönetim işlerinin kendine özgü ilkeleri ve teknikleri vardır. Her insan dayanıklı, güven veren ve estetik yapılarda yaşamak ister ama her inşaat firması yaptıkları işleriyle bu güveni sağlamayabilir. Bu tarz güven vermeyen firmalar genelde, maliyetten kaçarlar, kalitesiz uygulamalar gerçekleştirirler ve sağlıksız yapıları insanlara sunarlar. İşini düzgün yapan, insanlara ve çevresine değer veren inşaat firmaları stratejik planlamasını iyi yapan firmalarıdır. İnşaatta uygulanan stratejik planlama; yasalara uyum, neyin, ne zaman, nasıl yapılacağını belirleme, gereksinimleri belirleme, gereksinimlerin nasıl sağlanacağına karar verme, organizasyon, kordinasyon, izleme, irdeleme ve kontrole dayanmaktadır.  

GN İNŞAAT, insanlar için çok değerli olan yuvalarını, yasalara uygun, sağlam, estetik, sağlıklı, çevreye uyumlu, kaliteli, konforlu yapmaya önem veren ve bunu misyon edinen bir inşaat firmasıdır.

YAPI FİRMALARI NASIL OLMALIDIR

  • Yasalara ve kanunlara tam olarak uyan
  • Amacından ve misyonundan sapmayan
  • Karar ve uygulamalar için düzgün ekipler oluşturan
  • Çağdaş kuralları benimseyen, iş ve hizmet kalitesi çok iyi derecede olan
  • İş süreçlerini planlı ve programlı bir şekilde yöneten
  • İnsan unsurunu elden bırakmayan ve çevresine duyarlı olan
  • İş güvenliğine önem veren
  • Bilgiye, teknolojiye ve araştırmaya önem veren
  • Her iş ve hizmeti detaylı bir şekilde izleyen ve kontrolü elden bırakmayan
  • Yapı firması uzman bir kadroya sahip olmalıdır
  • Kullanılan her malzemeyi planlı yöneten ve koruma önlemlerinin tam olarak alan
  • Sektördeki diğer kurum ve kuruluşlara iletişim ve dayanışma içinde olan
  • Mali yapıları iş tamamlayabilecek güçte olan
  • Gelişme, büyüme, farklılaşma, araştırma, yeniden yapılanma, uzmanlardan yararlanma konularını ihmal etmeyen

Dönüşüm Projeleri Özel Hesabından Kira Yardımları

Kentsel dönüşüm uygulaması yapılan yerlere Dönüşüm Projeleri Özel hesabından kira yardımı sağlanmaktadır. Uygulama alanı dışındaki riskli yapılarda kentsel dönüşüm kira yardımı talebinin Müdürlükçe uygun görülmesi ve onaylamak üzere Bakanlığa gönderilmesi üzerine, doğrudan riskli yapı maliklerinin hesap numaralarına yapılır. Uygulama alanında kira yardımı talebinin uygulamayı yapan İdare veya TOKİ’ce uygun görülmesi ve onaylamak üzere Bakanlığa göndermesi üzerine, ilgililerine ödenmek üzere idare veya TOKİ’nin hesabına geçirilir. Dönüşüm projeleri Özel Hesabından ayrı kişiye hem kira yardımı ve hem de faiz desteği yapılamaz. Kira yardımından faydalananlar faiz desteğinden, faiz desteğinden faydalananlar ise kira yardımından faydalanamaz.

Kentsel Dönüşüm Taşınmaz Maliklerin Hakları

Uygulama alanları, riskli alan olarak Bakanlar Kurulu kararıyla kesin olarak kararlaştırılmış, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından belirlenen rezerv yapı alanı ve riskli yapıların bulunduğu alandır.

Uygulama alanında yapılacak taşınmazın niteliği ilgili idare tarafından belirlenmek koşulu ile uygulama alanında taşınmazı bulunan maliklere uygulama alanında yapılacak konut ve işyerlerinden verilmek üzere bu maliklerle sözleşme yapılır.

Hak sahibine verilecek işyeri yada konutun bedelinden uygulama alanında bulunan taşınmazın enkaz bedeli düşülür. Hak sahibi bu hesaplamadan sonra hala alacaklı kalır ise taraflar arasındaki anlaşmaya bağlı olarak ilgili kurum tarafından imar transferi yapılarak veya taşınmaz tahsis edilerek yapılabilir. Eğer hesaplama sonucunda hak sahibi olan taşınmaz maliki borçlu kalır ise yine taraflar arasındaki anlaşmaya bağlı olarak borç taksitler halinde ödenebilir.

Tespit ve Yıkım Kredisi

Yapılacak tespitler için, özel hesaptan tespit kredisi verilebilmektedir. Bu kredi hak sahibine sağlandıktan sonra üç ay içerisinde tespitin yaptırılması ve Bakanlığa gönderilmesi zorunludur. Riskli alanda yer alan veya riskli olduğu tespit edilen yapılar için, Bakanlıkça özel hesaptan yıkım kredisi verilebilir. Kredi tutarının hak sahibinin hesabına aktarıldığı tarihten itibaren alt ay içerisinde yıkım işleminin yaptırılarak enkazının kaldırılması ve Bakanlığa bilgi verilmesi zorunludur. Her iki durum içinde Aksi bir durum olduğu takdirde 6183 sayılı Kanunun 51. maddesinin 1.fıkrasında yer alan gecikme zammı uygulanır ve kredinin tamamı hemen ödenmesi gerekir.

Özel hesaptan kredi kullanmak istenildiği durumlarda, bulundukları yerdeki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine başvurulur. İl Müdürlüklerince incelenen kredi başvurularında uygun görülenler onaylanmak üzere Bakanlığa gönderilir.

Verilecek kredinin miktarı, her yıl Bakanlık tarafından yayımlanan Mimarlık ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesabında Kullanılacak Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğ uyarınca belirlenecek yapı yaklaşık maliyetinin %1’ini Tebliğde öngörülmeyen yapı sınıfları için ise yapı keşif bedelinin %1’ini geçemez.

Açılan kredi peşin olarak Özel Hesaptan hak sahibinin hesabına aktarılır. Kredinin geri ödeme süresi 24 aydır. Geri ödemeler kredinin verildiği tarihi takip eden ayla başlar.

Betonarme İstinat Duvarı

Betonarme istinat duvarı üç tipte inşa edilir; Prefabrike, Yekpare, Kademeli.

Prefabrike İstinat Duvarı

Yüksekliği az olan istinat duvarları prefabrike elemanlarla yapılabilir. Bu tip istinat duvarları demiryolları ve karayolları kenarlarında kullanılır. En çok 12m uzunluğunda, 20x20 - 20x30 cm kesitli betonarme kirişlerle, aynı kesitte ve 2-3 metre boyunda kirişler kullanılır. Kısa kirişler 2-3 m ara ile zeminin içerisine yerleştirilir, üzerine 12m boyundaki kirişler uzatılarak iskele şeklinde yığılır.

Yekpare Betonarme İstinat Duvarı

Yekpare betonarme istinat duvarı, diğer istinat duvarlarına göre incedir. Demirli betondan kalıplanarak ve en az 20 cm kalınlıkta yapılır. Duvar donatısı temel donatısına bağlanır, devrilmesi önlenir. Toprağa gelen yüzü yalıtılarak rutubeten korunur.

Kademeli Betonarme İstinat Duvarları

İstinat duvarlarının temel tabanlarının genişliği fazla olacak ise bu durumda taban genişliği gizlemek ve görünümü güzelleştirmek üzere aynı temel üzerine çift betonarme duvar yapılır. İki duvar arasına toprak doldurulur. Bu aralığa kısa köklü ağaçlar dikilebilir veya çim ekilebilir.

İnşaat Teknik Şartnameleri

Projelerin tasarım hesaplarında, ülkemizde yürürlükte olan Türk Standartları ve 2007 Türk Deprem Yönetmeliği'ne göre statik hesapları oluşturulmuş olup deprem açısından güvenli bir yapı sistemi  seçilecektir. Doğramalar, ısı yalıtımlı PVC ve/veya alüminyum giydirme cephe elemanlarından oluşacak olup, iklim kontrollü çift cam olacaktır. Tüm cephe kaplamalarında ısı yalıtımı  ile ilgili gerekli önlemler alınacaktır.

DIŞ MEKANLAR
Konseptin bir parçası olarak değerlendirilen bahçelerde peyzaj tasarım çalışmaları yapılmaktadır.

OTOPARK
Projesine göre kapalı otoparkta otopark yeri bulunacaktır.

HAVALANDIRMA
Konutlarda salon ve ebeveyn yatak odalarında klima için gerekli altyapı tesisat hattı çekilecek. Yüksek bloklarda havalandırma sistemi yapılacaktır. Havalandırma sisteminde, üflemeler koridor ve/veya odalardan; emişler ise banyo ve tuvaletlerden sağlanacaktır.

ISITMA SİSTEMİ
İnşaat projesi genelinde bulunan kombi sistemi ya da yüksek bloklarda merkezi ısıtma sistemi kullanılacak, pay ölçer ile bireysel kullanım olanağı sağlanacaktır. Yine pay ölçer cihazları ile sıcak su kullanım imkanı yaratılacaktır.

SOĞUTMA SİSTEMİ
Projesine göre  yüksek (15 kat ve üstü olanlar) ana blok dairelerinde merkezi soğutma sistemi kullanılacak, pay ölçer ile bireysel kullanım olanağı sağlanacaktır.

ELEKTRİK TESİSATI
Hedeflenen proje standardına uygun model ve marka prizler, anahtarlar kullanılacaktır. Dairelerde kaçak akım rölesi olacaktır. Elektrik merkezi jeneratör üniteleri ile daireler, ortak alanlar, asansörler ve kapalı otoparklarda yedek enerji sağlanacaktır. Sistem elektrik kesintisi olduğunda otomatik olarak devreye girecektir.

YANGIN SİSTEMİ
Yangın yönetmeliğine uygun olarak, yüksek binaların dairelerinde, tüm ortak alanlar ve otoparklarda yangın söndürme (sprinkler) sistemi, kat hollerinde ise yangın söndürme hortumları ve tüplerin yer aldığı yangın dolapları olacaktır. Dairelerde, güvenlik merkezi ile bağlantılı, yangın alarm sistemi mevcut olacak.

ASANSÖR
Proje genelinde bulunan konut bloğunda geniş hacimli, yüksek hızlı, deprem sensörlü, havalandırmalı ve intercom sistemli, blok yüksekliği ve düşey taşıma trafiğine göre ihtiyaca uygun olarak, hedeflenen proje standardına uygun model ve marka asansörler bulunacaktır. Ayrıca yüksek bloklarda yangın asansörleri bulunacaktır.

GÜVENLİK SİSTEMİ
Projesine göre Dairelerin güvenliği için, otomasyon merkezine bağlı olarak çalışan, yangın algılama dedektörü, daire hırsız alarmı olacaktır. Daire içinden, bina giriş kapısı ve 1 adet güvenlik noktası ile renkli görüntülü intercom bağlantısı bulunacaktır.

DAİRE GİRİŞ KAPILARI
Doğal ahşap kaplamalı, natürel cilalı yada Polimerik laminat kaplamalı  çelik gövdeli.

TV VE TELEFON SİSTEMİ
Her daire için minimum 2 harici telefon hattı bulundurulacaktır.
Merkezi anten sistemi sayesinde, normal yayın yapan TV kanalları doğrudan, Digitürk yayınlan receiver ve abonelik desteğiyle, uydu yayınları ise yine receiver desteği ile izlenebilecektir. Kablolu TV alt yapısı, dairelerde, antrede bulunacak dağıtıcı cihaza (splitter) kadar çekilecektir, odalardaki TV hatları, antredeki bu dağıtıcı cihaz üzerinden, kolaylıkla Kablolu TV hattına dönüştürülebilecek, abonelik desteğiyle yayınlar izlenebilecektir. Salondan bağımsız olarak ayrı mutfağa sahip dairelerde mutfaklarda da TV prizi bulundurulacaktır.

SU TASARRUFU
Yağmur suları ve gri sular toplanıp arıtılarak bahçe sulamada kullanılacak; sağlanacak su tasarrufu ile çevrenin korunmasına katkıda bulunulacaktır.

MUTFAK DOLABI
Laminat kaplamalı mutfak ve evye.

BEYAZ EŞYA
Hedeflenen proje standardına uygun model ve marka; ocak, fırın, davlumbaz, bulaşık makinası, evye.

9 Ekim 2015 Cuma

Agrega Nedir

Agrega, çeşitli büyüklüklerde kırılmış veya kırılmamış, yapay veya her iki cins yoğun mineral malzemelere denilmektedir. Kum ve çakıl en çok kullanılan agrega türleridir. İnce ve iri agrega olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır. Çakıl, bir doğal iri agregadır. Bazı hallerde iri agrega olarak çakıl yerine, doğal taş blokların konkasör denilen aletlerle parçalanması sonunda elde edilen kırma taş da kullanılır. Doğal kumun bulunması halinde, öğütücü denilen aletler yardımıyla yapay ince agreganın da elde edilme imkanı vardır.

Agreganın Özellikleri

  • Sağlam olmalı, aşınmamalı, suyun etkisiyle yumuşamamalı, dağılmamalı
  • Çimento bileşenleriyle zararlı bileşik meydana getirmemeli ve donatının korozyona karşı korunmasını tehlikeye düşürmemeli.
  • Tanelerin biçimi, dokusu iyi olmalı.
  • Tanelerin büyüklük bakımından dağılımı, amaca ve standartlara uygun olmalı.
  • Agrega içinde zararlı maddeler bulunmamalıdır.

Agreganın Fiziksel Özellikleri

Birim ağırlığı: Agreganın belir bir hacimdeki kaba doldurulmasıyla, agreganın toplam ağırlığının kabın hacmine bölünmesiyle elde edilir. Agregayı, kuru halde iken gevşek olarak bir kaba boşaltarak bulunan birim ağırlığına “gevşek birim ağırlık” ve yine kuru iken belli sayıda çubuk darbesi ile sıkıştırılarak bulunan birim ağırlığa ise “sıkışık birim ağırlık” denir. Birim ağırlığı yüksek bir betonun dayanımı, dayanıklılığı ve taşıma gücü fazladır. Agreganın sıkışma oranı ne kadar yüksek olursa, basınç dayanımı ve dış etkilere dayanımı da o kadar yüksek olur.
Yoğunluk: Agrega kökeni hakkında bilgi verir ve beton bileşenlerinin hesabında kullanılır. Betonda kullanılacak agreganın yoğunluğu 2,2-2,7 kg/dm3 arasında olması istenir. Kısacası, yoğunluk, agreganın uygunluğunu belirtir.
Agreganın Kompasitesi: Agreganın kompasitesi ile birim hacimdeki agregada tanelerin işgal ettiği hacmin toplamı anlaşılmaktadır. Agremanın, yoğunlukları ve birim ağırlıkları bilinmek suretiyle kompasitesi hesaplanabilir. Birim ağırlık her zaman için yoğunluktan küçük olduğu için kompasitede birden küçük bir değer alır. Agreganın kompasitesinin küçük olması şu zararları verebilir; üretilen betonun mukavemeti düşük olur, kullanılan çimento miktarı artar, betonun maliyeti yükselir, dış etkilere karşı dayanıklılığı azalır.
Agreganın donmaya-çözümleye karşı dayanıklılığı: Doğal olarak oluşmuş kum ve çakıl veya bunlardan kırılarak elde edilen agregalar, doğada oluşmuş kum ve çakıl veya bunlardan kırılarak ede edilen agregalar, doğada uğradıkları ayıklanma olayı nedeniyle çok az miktarda dona duyarlı taneleri içerirler. Agreganın dona dayanıklılığı şu sınırlarda olmalıdır: Suya doygun halde sık donma ve çözülme olayı etkisinde kalan betonlar için agreganın suda donma deneyinde belirtilen elek üzerinden geçen miktarı ağırlıkça %4’den büyük olmaması halinde yeterlidir.
Agregadaki mevcut hem durumu: Agrega taneleri arasında iki tip boşluk bulunmaktadır. Bu boşluklardan bir tanesi tane yüzeylerinde ince çatlaklar olarak oluşmuş olan veya tane içerisinde olup da yüzeydeki boşluklarla bağlantılı olan su geçirgen boşluklardır. Bu boşlukların içerisine, su kolayca girip çıkabilir ve bu boşluklara su geçirgen boşluklar denir. Diğer boşluk tipi ise, agreganın oluşması esnasında meydana gelmiş olan kapalı içerisine kolaylıkla su giremeyen boşlulardır ve bu tip boşluklar su geçirmeyen boşluklardır.

Agreganın Mekanik Özellikleri

Agreganın basınç mukavemeti: Basınç mukavemetinin, malzemenin porozitesi ile yakın ilişkisi vardır. Porozitenin küçük olması agrega mukavemetini arttırılır. Betonda kullanılacak agreganın basınç dayanımının en az 600kgf/cm2 olması istenir.
Agregaların aşınmaya mukavemeti: Yol ve hava meydanlarındaki beton, çarpma ve aşınmaya etkisi altındadır. Betonun bu etkilere dayanabilmesi için, yapımında kullanılan iri agreganın aşınmaya ve çarpmaya karşı büyük mukavemete sahip olması gerekir.
Agregaların Çarpmaya dayanıklılığı: Betonun çarpmaya dayanıklı olmasında, kullanılan agreganın önemli etkisi vardır. Bu nedenle kullanılmadan önce kontrol edilmelidir. Basınç deneyinden pek farklı olmayan çarpma deneyinde agrega çelik bir silindir içine yerleştirilir ve belirli bir mesafeden belirli bir ağırlık belirli sayıda düşürülmek suretiyle malzeme çarpma etkisi altında tutulur. Elekten elenmek suretiyle, çarpma etkisi altında agreganın dayanıklılığı hakkında fikir edinilebilir. 

KAYNAK: gn inşaat

Alçı Çeşitleri Nelerdir

Alçılar genel olarak yapılarına göre dört gruba ayrılabilir.

Adi Alçı

Alçı taşının öğütüldükten sonra, bünyesindeki suyun ¾’ünü kaybedinceye kadar 120-160C arasında pişirilmesiyle elde edilir. Adi alçılar, dış atmosfer etkisine dayanım göstermezler. Adi alçı yapıda, iç sıvada, içine lifli malzeme katılarak kartonpiyer işlerinde, bölme alçıpan ve kum katılarak pano elaman olarak da kullanılabilir.

Katkılı Adi Alçı

Adi alçının işleme süresini uzatmak için içerisine, şekerli su, sönmemiş kireç, sıcak su, sodyum nitrat vb. katkılar ilave edilerek eldi edilen alçıdır. Sıva işlerinde kullanılır. Eğer pişirme süresi artırılırsa sertleşme süresi uzar.

Susuz Alçı

Alçı taşının, öğütüldükten sonra bünyesindeki iki molekül suyu tamamen kaybedinceye kadar pişirilmesiyle elde edilir. Tabii ve suni anhidritin öğütülmesiyle elde edilir. Genellikle pişirilmesiyle sıcaklığı 800-900C arasındadır.
Bu alçı, çeşitli dış tesirlere karşı oldukça dayanıklıdır. Aynı zamanda aşınma ve basınç dayanımı oldukça yüksektir. Yer döşemesinde, yapı elemanları üretiminde tek başlarına kullanıldığı gibi bir başka bağlayıcı ile beraber kullanılabilir. Sertleşmesini oldukça 6-20 saat arasında tamamlar.

Katkılı Susuz Alçı

Susuz alçının işleme özelliğini daha iyi hale getirme için içerisine, priz süresini hızlandırıcı katkı maddesi katılarak kullanılır. Diğer özellikleri susuz alçı gibidir.

Kadıköy Kentsel Dönüşüm

Kadıköy’ün kuruluşu ve tarihi eski yıllara dayanmaktadır. Geçmişten günümüze hep bir gelişim içinde olan Kadıköy, İstanbul’un ve Türkiye’nin en önemli ilçelerinden biridir. Bazı bölgelerinde geçmişte yaşanan bazı çarpık kentleşme, gecekondu yapılanması ömrünü yitirmiş sağlıksız binalar günümüze kadar devam etmiştir. Bu durum sağlıksız binalardan kaynaklanan depreme karşı güvensizlik problemi ve estetik açıdan kötü bir durum meydana getirmektedir. Kadıköy kentsel dönüşüm sürecinin başlatılmasıyla bu durumdan kurtulmaya çalışılmaktadır. Kentsel dönüşümde yeni yapılacak olan binaların neredeyse tümü sağlıklı bina, altında otopark, bahçe alanı vb. imkanları olan yapıda tasarlanmaktadır. Kadıköy halkı bunu bilmektedir ve bu konuya bilinçli bir şekilde yaklaşmaktadır. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün verdiği bilgiye göre, İstanbul’da en fazla kentsel dönüşüm başvurusu Kadıköy bölgesinde olmuştur. Bu durumda, Kadıköy Kentsel Dönüşüm uygulamalarının bu bölgede ciddiye alındığını göstermektedir. Kadıköy’de riskli alan olan ilan edilen bölge ise Fikirtepe’dir.

Fikirtepe kentsel dönüşüm, Türkiye’deki önemli dönüşüm projelerinden bir tanesidir. Büyük ölçüde fiziki mekanlardaki değişikleri ve yenilikleri amaçlar. Sosyal ve ekonomik açıdan pek bir iyileşme veya planlama içermemektedir.